|
| Kimden: DanS
21.11.2012 10:43:45Kime: KeŞo
| |
|
|
|
| Kimden: R y U
21.11.2012 09:51:10Kime: R y u
| |
Bir zamanlar gökyüzünde birbirlerini gerçekten çok seven bir bulutla yıldız vardı... Bulut gökyüzünün en şeker, en pembe bulutu yıldızsa en parlak, umudu en çok yansıtan yıldızıydı...
Gökyüzündeki her varlık onların sevgisini kıskanırdı... Tatlı bir kıskançlıktı onlarınkisi... Ama biri vardı ki bulut ve yıldızın ayrılmalarını yürekten istiyordu... Hem de yıldızın en yakın arkadaşı olmasına rağmen...
Bulut biraz saftı, kimseyi kıramazdı... Yıldızsa bulutu için elinden gelen her şeyi yapabilir, herkese meydan okuyabilirdi... Zaten onun için bir bulutu bir de çok sevdiği dostu peri vardı... Bir derdi olduğunda gider periye anlatırdı... Nereden bilebilirdi ki, perinin bir gün bunların hepsini yıldızla bulutun ayrılmalari için kullanacağını?
Bir gün nazar değdi bulutla yıldıza... Hiç yoktan bir sebepten tartıştılar. Bulut, çekti gitti, hatalı olmasına rağmen. Yıldızsa "Nasılsa bulutum beni seviyor, dönecektir." diye düşündü... Fakat hiç bir şey beklendiği gibi gitmedi... Bulut dönmedi. Kim bilir, belki de cesaret edemedi dönmeye. Tek bir gerçek vardı ki: O da ikisinin de çok üzgün olduklarıydı...
Gökyüzündeki iyilik melekleri bile ağladılar onların durumlarına ama ne fayda...
Ertesi gün yıldız olanları en yakın dostu periye anlattı... Periyse göstermelik bir hüzne büründü... Eline büyük bir fırsat geçmişti. Artık hayatı boyunca kıskandığı kişiye karşı kozları vardı elinde. O kişi, en yakın dostu yıldız olmasına rağmen kullanacaktı kozlarını... Hem de büyük bir zevkle...
Bulutun yanına gitti ve yıldızın artık onu sevmediğini söyledi. Bulutsa üzüldü, boynunu büktü ama elinden hiç bir şey gelmeyeceğini düşündü... Çünkü yıldız inatçıydı.. Bir kere olmaz dediyse, bir daha olur demezdi. Peri de bulutun bu üzgün durumundan yararlanıp ona olan sevgisini itiraf etti... Bulut da kimseyi kıramadığı için perinin, yıldızının yerine geçmesine izin verdi...
Yıldız, günlerce bulutunun dönmesini, ondan af dilemesini bekledi... Ama bulut gelmedi. Bir gün yıldız, bulutun yanına gidip, konuşmaya karar verdi. Gece yola çıktı.
Bulut, dostu sandığı periyle birlikte ayda eleleydi... Melekler dayanamayıp, tüm olan biteni anlattılar yıldıza... Çok üzüldü ve çaresiz, döndü arkasını gitti... Yavaş yavaş sönmeye başladı...
O günden sonra yıldız söndü, ışık veremez oldu.. Bulutsa artık ne o kadar pembe, ne de o kadar kadifeydi.
Yıldız, ilk zamanlar her şeyden vazgeçti, hayata küstü... Ama kolay pes etmezdi. Kısa bir süre sonra hayatıyla ilgili o önemli kararı verdi.
O güne kadar hiç görmediği güneşin yanına gidecekti ve biraz daha ışık isteyecekti ondan. Çok geçmeden daha önce hiç görmediği güneşin yanına gitti... Ondan yansıtması için biraz daha ışık istedi... Güneş ışık yerine sevgisini verdi yıldıza...
O gün bu gündür yıldız, dünyaya güneşin sevgisini yansıtır.... Bulutsa hep gözyaşlarını akıtır dünyaya... Bir de yüreğinde kopan fırtınaları... |
|
| Kimden: ^PoYRaZ
| |
Bakma öyle! Sewerimde giderimde dönerimde, Çatlagim ama coookk tatliyim!! Uyuzum hayatimi yasarken Senin hayatina bir uğrar giderim).. Şeytan tüyüm Var Benim Yaklaşma yakarim.). Dengesizim belirsizim.. Aniden silerim.. Benim ne yapacagmi ne düşündüğümü bilemezsin bosuna uğrasma Beni CöZeMeZSiN...!!! 1 Dediğimi 2 Ettirirsen Beni rüyanda Bile... Göremezsin zaman Geçer Öyle Dalar Dalar Biraz daha bakarsin alemlerede akarsin ama sunu unutma yerime hiç Bir ALLAH 'in Kullunu Dahi koyamasıın HAYATIM Hatta Ben İsterSem AteŞi KüL DikeNi GüL GeCeyi Gün edeRm.Ben İsteRSm, BaŞı BeDendeN KaLbi YeRinden AgaCı Kökünden SökeRim. Ben İsterSem, MeSkeni ALem ALemi KraL KraLı SoytaRı edeRim. Ben İsterSem, Zamnı ALır GüneSi BatıRR KıyaMeti KoparırıM <<<PoYRaZ>>> |
|
| Kimden: !TaTLI RuYa!
| |
Mutluluk bir ömür sürmez fakat bazen öyle bir gelir ki bir ömüre bedeldir<<<<!TaTLI RuYa! |
|
| Kimden: KIRGIN YüReYiM
| |
Hayat Mutlular için Kısa, Mutsuzlar için Uzundur<<<<KIRGIN YüReYiM |
|
| Kimden: DoRuK_
21.11.2012 08:48:33Kime: DoRuK_
| |
S E N İ '' Anlatmamı İSTESELERDİ ...!! '' O '' DERDİMMM ... İstese De Bana '' G E L E M E Y E N '' Sevse De Sevdiğini '' S Ö Y L E Y E M E Y E N '' Ama her zaman '' K A L B İ M D E '' Yeri '' O L AN '' Ne Kadar '' YORULSAM '' Da , '' KIRILSAM '' Da , '' GÜCENSEM '' De, Beklemekten Asla '' V A Z G E Ç M E D İ Ğ İ M '' Kalbimin '' SAHİBİ '''' D E R D İ M ... |
|
| Kimden: DoRuK_
21.11.2012 08:42:06Kime: DoRuK_
| |
Ben keşke senin o uzaklara bakan gözlerine vurgun olsaydım, keşke yalnız bu yüzden sevseydim seni. O zaman çok kolay olurdu seni maziye bırakıp gitmek herkes gibi, unutabilmek. Ama yalnız bakışların değildi ki beni sana böylesine bağlayan. ...Hem bu fiziksel bir aşk da değildi hiç bir zaman sana duyduğum. Biliyorum, eğer öyle olsaydı aylardır yüzünü görmeden senin, yine seninle dolu böyle yaşayamazdım. Unuturdum seni çoktan. Hep başka bir şey vardı yüreğimi sana tutsak eden, hep ne olduğunu bilmediğim bir şey vardı. Ne gözlerindi beni sana böylesine bağlayan, ne o tüm dertlerimi sıkıntımı alıp içimi güzelliklerle dolduran o ilk bahar sabahına benzer gülüşün, ne de cemalin, gül yüzün…
Sen hep herkesten farklı geldin bana. Bilinmeyenli bir denklem oldun sen hayatımda, ne kadar uğraşsam da anlayamadım seni. Ya sen? sen hiç anladın mı beni? Belki de hiç anlamak istemedin…
Oysaki gözlerim bu suskun, bu korkak kelimelerimden daha çok şey anlatırdı sana. Doğru ya sen benim gözlerimi belki de hiç sahici göremedin, fotoğraflara sığınmıştı eskimiş gülüşlerim. Oysaki ben burda capcanlı karşındayım, gözlerimde sen varsın. Keşke görebilseydin beni, keşke sevebilseydin beni…
Beni eğer gerçekten tanırsan bilirsin bir şekilde severim kelimeleri de korkarım çoğu kez, sahibinden saklarım vuslata ermiş, bir bütün cümle olmuş o kelimeleri. Beni tanırsan biraz olsun bilirsin aslında kimsenin ne bakışına gönül veririm, ne de toprak olup gidecek olan bedenine. Senin de “uzaklara doğru bir bakışın vardı, keşke yalnız bunun için sevebilseydim seni.”
Uzaklara bakan bakışların vardı, seviyordum bakışlarını. Ama sende sevdiğim hiç yalnız bakışların olmamıştı. Onca zamana rağmen hala bilmediğim ve 5 günlük aşklara inat hala sende olan yüreğimi sana bağlayan bir şeyler vardı sende. Ve serde öyle çok söz vardı ki korkak…
Ben senin varlığını sevdim. en büyük yalnızlığımı sende yaşamış olmayı, göz yaşlarımı uğruna dökmüş olmayı, sana dair her şeyi… Yüreğini sevdim en çok da ben, yüreğime dokunan o yüreğini.
Sen belki de yalnızca sevilmeyi sevdin, bense en başından beri yalnızca seni. Keşke seni değil de öyle uzak uzak bakışlarını sevebilseymişim, o zaman böyle yorgun düşmezdim. Kolay olurdu bir çırpıda silip atabilmek ya da unutabilmek, yok edebilmek sana dair her şeyi. “Seni sevmekten değil, kaybetmekten korkarım…” Diyen şarkılar dinlemezdim bir de hiç. Uzaklara doğru bir bakışın vardı, keşke yalnız bunun için sevseydim seni… |
|
| Kimden: Nanshe
21.11.2012 08:23:17Kime: nanshe
| |
İyi Kal
Yine bir gece daha devrilecek düne ve yine gözlerimi kapadığımda kabusum olacak düşlerimi kanatacaksın! Duyulmayan çığlığımla karanlığa sarıldığımda korkularımı da sarıcam, yüreğimin titrediğini duymak istemeden.Bir günün nasıl gececeğini düşünmek istemediğim için geç kalkıcam yine, bilirsin ışık yoksa yüreğinde gündüzler karabasandır.Yarına uzanmak istersin hep, gözünü kapayıp açtığında on yıl öncesinde bulmak kendini ya da on yıl sonrasında.Mutluluk imgesi uzaklarda şifrelenmiştir hep, günışığı içine dolmayanların.Ve ben de uzaklara adadığımdan kendimi hep yeni bir güne uzanmanın bıkkınlığı ve teleşını taşıyacağım icimde.Ve yine gerceklerin beni sarstığı oniki şiddetinden sıyrılıpiçimdeki uçurumlara dalacağım, ömrümün son ihtişamını yerleştirip beynimin hücrelerine biten sonlara hayali sonlar yazacağım yeniden, keşkelerdeki ünlemleri darağacında asarak! Yeni tarifler bulacağım sana, öfkeden kangrenleşmiş hayaline bir bıçak darbesiyle yaşam vereceğim yeniden ve siyaha değmemiş tarafından bir kez daha öperek oynamadığımız rolleri vereceğim ikimize... Sen susuşların beynimde uyandırdığı sorgularda ezmeyeceksin beni, ben vazgeçişlerin endişesini taşımayacağım yüreğine! Sen üşleri olmayan aşkınla gelmeyeceksin bana, ben kararsız tebessümlerle yormayacağım seni! Sen sessizliğe ve sensizliğe yakıştırıp beni gitmeyeceksin, ben kahkahalar atmayacağım ardından içimde döverek acılrımı! Sen gökyüzüne yeni bir yıldız çizmeyeceksin, ben ayın görkemine kanmayacagım hiçbirzaman. Sen ve ben mutluluğa değmeyen anlamlarız gercekte.Ben yıldızlara söz verdiğimde sen güneşe aşık olurdun oysa! Varlığımız birbirine aykırı anlamlara sığındı hep.Ondandır düşleri kendime sığınak yapmam, ondandır günışığın yüreğime değmemesi.Sen öyle iyi kal, ben darağacına yeni ünlemler asacağım yine! Ben yine sana dair en güzel düşümü seçip, siyaha değmeyen tarafından öperek bir günümü daha devireceğim düne! Ve seni hep dünde bulacağım, yarın biraz daha yitirerek. Sen öyle iyi kal! |
|
| Kimden: türkü gözlüm!!
| |
BELKIDE ADAM GIBI SEVENLERIN ALDIĞI ÖDÜLDÜR YALNIZLIK!!! |
|
| Kimden: Seni Kurtce Gibi Sev!yorum.
21.11.2012 08:15:25Kime: R y u
| |
Sen öylesine, o kadar bensin ki… Ah nasıl anlatsam,boşuna bu çabalarım, doğru kelimeleri aramalarım.. Ne kitaplar yazıyor, ne de sözlüklerde karşılığı var sana olan sevdamın… |
|
| Kimden: *pErİ KıZı*
| |
sana ¦ sensizligi ¦ anlatsam ¦ bende ¦ sensizim ¦ dermisin? ¦ sana ¦ özlemi ¦ anlatsam ¦ bende ¦ özledim ¦ dermisin ? ¦ peki ¦ sana ¦ yüreğimi ¦ versem ¦ O zaten ¦ bende ¦ diyecek ¦ kadar ¦ yüreklimisin..¦
|
|
| Kimden: beyazoglu23
| |
İstanbul Aşk Şehri , Elimde Bir Papatya
Nefes Almamı Bekleme Ve Kalp Kapını Kapatma
Kararmış Göz altlarımda Dahil
Ve Duyduğun Bu Notalar Ruhumun En Ter Temiz Hali
Nadir Bi Durum Ve Gözlerim Bi Sahil
Kadar Doldu Artık Geleceğim Söyle Nedir Kahin ?
Hsyn Kime Ait ? Günlerim Sabit
Ya Gel Peşimden Yada Gelme Karar Vermelisin Sahip
Üstüme Gölgen Düşer , Görmesemde Gözlerini
Ve Kalbe Koydum Her Gece Damla Damla Özlemimi
Düşün Gerisini , Sen Yoksan Nasıl Ben Varım
Lakin Kilometrelerce Uzakta Bıraktım Diğer Yanı
Nişan Aldığın Yer Bilakis Sol Tarafım
Zaten İnfilak Etti Yıllar Önce Sol Kanadım
O Zaman Yalanlardı Kalbimdeki Artçı Şokum
Bu Sefer Mağlup Etti Beni Aşkın Kalbe Gelen Oku
Tenime Dokun , Sen Yoksan Bende Yokum
Son Diyiceğim Var Sana Lütfen Biraz Yanıma Sokul
Ya Yolum Olucaksın Yada Yaşamımda Sonum
İşte Şimdi Papatyamı Ellerimde Yolun ( Seviyor )
Hayır Sevmiyor Fakat Yinede Beklerim
Kalemi Kıpırdatmak İçin Çalışıyor Bak Eklemim
Bugunde Gelmiyceni Satırlarıma Eklerim
Her Gün İçin Bir Yaprak Özlemime Belki Denk Gelir.
Bulutlar Arasından Göz Altımın Sarısı
Ben Saniyeler Önce Öldüm , Başına Darısı
Ölü Bi Adamdan Yazılmış Bak Bu Şiirler
Bu Gördüklerin Sana Olanların Sadece Yarısı .
Aciz Adamın Aciz Sayfalara Yazdıkları
Kendimle Çatışır Bugunde Sana Yazdıklarım
Çok Uzaksın Ve Çok Az Bi Vakit Var
Ve Belki Bu Masalın Sonunda Saçlarına Yağar Kar
Yağar Kar .... Uçurtmam Kayar Yar
Odam Fazlasıyla Boş Eksik Olan Bişey Var
Yorgun Adamın Aşkla Olan Bu Son Valsi
Sorun Benim , Birde Güven , Birazcıkta Şahsi .
Umutlarımın Bekçisi , Sarhoş Oldum Hayalinden
Belki Bana Göre Sadece Minik Bi Hayalsin Sen .
Lakin öyleyse İşte Şu An Kay Elimden
Kalbimin En Tatlı En Yüksek Yerinden
Aşağa Doğru Bak , Ordayım Gel !
Derin Sularımızda Kızımızla Boğduğum Sen
Merak Etme Buda Geçer Bir Gün Çünkü
Rabbim Sana Geliyorum Gecikmiycem Hala Yoldayım Ben.
Tenime Dokun , Sen Yoksan Bende Yokum
Son Diyiceğim Var Sana Lütfen Biraz Yanıma Sokul
Ya Yolum Olucaksın Yada Yaşamımda Sonum
İşte Şimdi Papatyamı Ellerimde Yolun ( Seviyor )
Hayır Sevmiyor Fakat Yinede Beklerim
Kalemi Kıpırdatmak İçin Çalışıyor Bak Eklemim
Bugunde Gelmiyceni Satırlarıma Eklerim
Her Gün İçin Bir Yapmak Özlemime Belki Denk Gelir.
Sen Dışında Hiç Bi Kokuyu İçime Çekmedim..
İpimi Çekme Bi
Bu Şarkı Burda Bitebilir Lakin
Ben Bir Günlük Bahçeme Gözlerini Ekmedim . Bil . |
|
| Kimden: beyazoglu23
| |
Bizi tanıyan herkes bilir Senle ben eskiden beri Hiç derdimiz olmadan büyümüştük yanyana Hani çok sevdiğin o filmi gördükten sonra Kısacık kestirip saçlarını içtin ilk sigaranı
Oh Papatya, Yüzümün haline bak, Seninle kim kalacak, Işıklar kapanınca? Benden çok uzakta Oh Papatya, Son bir defa bana bak, Seninle kim kalacak ışıklar kapanınca Buradan çok uzakta
Zaman mı değişti yoksa ben mi, Geride kaldı o günler? Aklım belli karışmış, Yüzümde gölgeler. Senin için saklayıp, sana getirip, Anlattığım herşey Artık çok boş geliyor Yalan tüm kelimeler
Şimdi o günlere dönüp, Seni düşündüğüm anlarda Hala üstümde kokun, Sesin kulaklarımda |
|
| Kimden: beyazoglu23
| |
boynu bükük bir papatya olduğuma bakıp da senden vazgeçtim sanıp sakın aldanma
yedi kat yerin altından örgütlenip takılı verdim saçının arasına
yedi kat yerin altından örgütlenip takldım saçının arasına
boynu bükük bir papatya olduğuma bakıp da senden vazgeçtim sanıp sakın aldatma |
|
| Kimden: beyazoglu23
| |
Papatya gibisin beyaz ve ince Eziliyor ruhum seni görünce İsmin dudaklarımı yakıyor neden Nedir bu çektiğim senin elinden
Yalvarırım sana gel üzme beni İnan bana çok seviyorum seni Gel kollarıma artık bekliyorum Papatyam seni özlüyorum
Neden sanki öyle dudak büküyorsun Yoksa açık söyle hiç mi sevmiyorsun Sana soruyorum neden susuyorsun Bana bu sevgiyi çok mu görüyorsun
Bilsem söyler miydim gizli hislerimi Keşke görmeseydim gülen gözlerini Biliyorum fakat sen de seviyorsun Anladım çapkınca nâz ediyorsun
/018/018/018/018 |
|
| Kimden: türkü gözlüm!!
| |
Sevmek mi istiyorsun Önce sevmesini bil Özlenmekmi istiyorsun Önce özlemesini bil Ağlamak mı istiyorsun Önce uğruna ağlayabileceğin Uğruna gözyaşı dökebileceğin Hatta ve hatta uğruna ağlıyabileceğin kişiyi bul Ve öyle birini bul ki Gün geldiğinde Oda senin için gözyaşı dökebilsin Senin için ağlayabilsin Ve yine senin uğruna ölebilsin |
|
| Kimden: BeNcıL
21.11.2012 06:15:49Kime: BENCIL
| |
Çıktım kanlı karanlık odalardan elbet çıkarım,çıkacağım! şimdi dağları aralasan bu akşam üstleri ben çıkarım kuşları kovalasan,yürüsen yollara göcebe yanım geceleri kanatsan alnımda yağmur,saçlarım kar türküsü çıkarım! ( ben bu çiçeği bölsem,koklasam sen çıkarmısın?) bu nasıl yalan yollar ki böyle yürüdüğüm saçlarımın kokusu sinmiş bu kente bu gece saçlarından geçiyorum yüreğim ter içinde sussam yokluğun kan tükürür beynime geceler büyürse tutsağım sabahlar doludur yüreğime çıktım da kentler kent değildi yine belki bu yüzden tüketmiş soluğunu şarkılar kuşlarda gitmiş,keder büyümüş ama hiç boğulmamış içimizde kıyılar... (kıyılara varsan ben çıkarım halkımı tanısan yurtsuz çıkarım!)
sesim mi o da büyür sen kaygılanma
gel bata çıka çıkalım düşe kalka, gide dura,güle ağlaya... (bana kalsa bir namlunun ucundan rengimi,sesimi alır çıkarım ben bu şiiri okusam sen çıkarmısın?) sonra zıbarıp kalmak için yer ayırttım bir palas'ta oturup fotoraflarına baktım,yazı makinamın içinde külleri temizledim.sokağa çıktım,yasak yürüdüm üzerime adını almayı unutmadım... yollara dokunmadım,kedilere ,camlara dokunmadım yıldızlara... yıldızlara hiç dokunmadım,dokunsam düşecektin... sonra geceye şiirler okudum,bitti bitmedin! bilsen ne çıkarhem nasıl bileceksin?
(sen bir şeyler bilsen bildiğinden ben çıkarım çocukluğuma dokunsan öksüz çıkarım...) şimdi sokaklar bile esniyor uyumayı bilmiyorum... yanmamış bir gaz sobasının yerlere dökülmüş artıkları soluğumu kesiyor. soba boruları kırık camlardan dışa- rıya uzuyor dışarıda kar, dışarıda rüzgar esiyor uyku- suzluğa uyuyorum... dört battaniye aldım üstüme, üşü- yorum kalkıp şiir yazacağım, ama hep şiir mi yazılırmış kuşatılmış gökyüzüne? ben seni. seni diyorum nasıl gelirim hangi sokaklar çıkar sokak desene? yine o gitmelere gitmeden seni yorumluyor, sana yoruluyorum işte başka nereye giderim söylesene? gözlerini sil ve bu sevda kadar koyu bir çay tutuştur ellerime yok, gitme! gitme, sen gidince sevmek yüreğimde düğümleniyor özlemeyi yutkunuyorum sonra pencerene ürkek kuşlar konuyor şu gök var ya şu gök, birden üstüme çöküyor yok, gitme gitme aç göğsünü ısnıp kalayım öyle
diyorum ki bir koluma seni çıkınca diğerine ülkemi gör ki payıma çığlıklar düşmüş ve kül geceleri benim yüzyılım hani? çarşılar çarşı mı şimdi? birazdan kapılar kırılacak belki de birazdan kapkara bir örtü olabilir gözlerimizde biz diz kırarken sinesinde sancının yolunur papatya, deşilir ten ve yara da çünkü ölmek günleri biraz da gülmek günleri (de), inadına gün gülümsemeleri ardında
gün gülümsemeleri ardında dağlandıkça dağlaşmak ve dağları sevmeye yaraşmak yaraşmaya yanaşmak günleri...
sen de yanaş kıyılarıma bir vapur gibi çarpıp durmayım güvertelerde gözlerine...
her gün bir avuç öldüğüm bu cehennemde el verdiğim kentler vurulacak, vurulacağım bu yangı kabardıkça çok yanacağım!
farkında mısın infazlara ayarlı saatler yine bu kabartma geceleri susmak böyle...
caddeye bir taşıt huzmesi düştü görüyor musun bak bakalım beni mi arıyorlar ya ad ne geziyorlar gecede yarasa gibi?
bakarken görünmesin ğöğüslerin pencereden yollar bir çift gül görmeye alışık değil...
tan atacak birazdan geceyi yırtarak yine saçların da dağınık, her yanın ter içinde sen bu kadar akıllının içinde nasıl nasıl delisin böyle? bak sevda bu, tut sözlerimi hem kim var ki böyle sevecek seni? Ve bir kez ağzımızdan çıkmış bir küfürdü hayat! şimdi göç yollarında mısın? yurdunu mu yitirdin? örselenmenin yurdu yok! aşkın yurdu yok! özlemenin yok! sana bir bıçak vereyim rüyalarımı dağıt bir rüzgar vereyim külümü bir sevda vereyim kuraklığımı dağıt paramparça kıldım şiirimi bu kadar (ölüm) yeter mi? s o n r a
a ş k: sonra! ve ben gittim yüreğimde kan gülleri siz de o aşkın teninde dinamit sayın beni!
|
|
|
|
0 yorum:
Yorum Gönder